Hristiyanlar Kurban Sunar mı?
-Kurban’ın Amacı Nedir?
Sanıyorum bunu anlayabilmenin en basit yolu annelerimiz, büyükannelerimizden sıkça duyduğumuz ve zaman zaman kendi çocuklarımıza söylediğimiz “Kurban olurum sana” sözüdür. Belki de anlamının derinliğini çok fazla düşünmeden söylediğimiz bu söz “Senin yerine bana gelsin, sana olacak bana olsun” manasındadır. Bize verilen değerdir…
Tanrı’nın insanlardan kurban istemesinin sebebi de günahlarımız nedeniyle ölümü hak ettiğimiz halde, yerimize bu bedelin kefaretinin ödenmesi.
Elini yakmalık sununun başına koymalı. Sunu kişinin günahlarının bağışlanması için kabul edilecektir. (Tevrat / Levililer 1:4 )
-Neden Kurban Gerekli?
Tanrı insanları yaratırken onları kusursuz yarattı ve onlarla sevgi ve tapınmaya dayalı kusursuz bir ilişki istedi. Bunun anlamı Tanrı’nın yaratılış düzeninde günah ve ölüm yoktu. Adem ve Havva özgür iradeleri ile Tanrı ile yüz yüze görüşme olanağına sahipti. Özgür iradelerinin varlığı Tanrı’nın yaşamaları için diktiği bahçede (Aden) Yaşam ağacının yanında İyi ve Kötüyü bilme ağacının bulunmasından anlaşılmaktadır. (Tevrat / Yaratılış 3) Ancak Adem ve Havva şeytanında ayartması ile özgür iradelerini Tanrı’ya itaatsizlik etmek için kullandılar ve Tanrı’ya başkaldırdılar. İşte günah ve ölüm bu başkaldırının bir sonucu olarak dünyamıza girmiş oldu.
Tanrı insana duyduğu sevgi ve bağlılığını yitirmedi ancak Kendi özüne aykırı davranamayacağı sebebiyle insan ile Tanrı arasında bir kopuş meydana geldi. İnsanların yaptığı hatayı gidermek için Tanrı bir kefaret sistemi oluşturdu.
Çünkü canlılara yaşam veren kandır. Ben onu size sunakta kendinizi günahtan bağışlatmanız için verdim. Kan yaşam karşılığı günah bağışlatır. (Tevrat / Levililer 17:11)
– Hristiyanlar Kurban Sunarlar mı?
Kurban Eski Ahit döneminde Tanrı ile ilişki kurmak isteyen, O’nun bereketine haiz olmak isteyenler ve en önemlisi günahlarından –geçici olsa da- temizlenebilmek için tek geçerli yoldu. Bu aynı zamanda Tanrı’nın nihai tasarısının adeta bir gölgesiydi.
Çünkü günah sebebiyle bozulan ilişkinin yeniden inşa edilebilmesi için Tanrı’nın bir planı vardı. Tüm peygamberler bu tasarıdan ve bu tasarının detayların söz ettiler.
Kutsal Yasa’da gelecek iyi şeylerin aslı yoktur, sadece gölgesi vardır. Bu nedenle Yasa, her yıl sürekli aynı kurbanları sunarak Tanrı’ya yaklaşanları asla yetkinliğe erdiremez. Erdirebilseydi, kurban sunmaya son verilmez miydi? Çünkü tapınanlar bir kez günahlarından arındıktan sonra artık günahlılık duygusu kalmazdı. (İncil / İbraniler 10:2)
Bu tasarı İsa Mesih ile gerçekleşti. İsa Mesih çarmıhta ölmek nihai amacı ile bu dünyaya geldi. Tüm dünyanın günahının kefaretini ödemek üzere çarmıh üzerinde öldü.
Tanrı’nın bu isteği uyarınca, İsa Mesih’in bedeninin ilk ve son kez sunulmasıyla kutsal kılındık. Mesih günahlar için sonsuza dek geçerli tek bir kurban sunduktan sonra Tanrı’nın sağında oturdu (İncil / İbraniler 10:10, 12). Bu nedenle Hristiyanlar artık kurban sunmazlar, zira günahlarımızın bağışlanması için son kurban İsa Mesih’tir.
İsa da kendi kanıyla halkı kutsal kılmak için kent kapısının dışında acı çekti (İncil / İbraniler 13:12). İsa Mesih aynı zamanda Tanrı ile bozulan ilişkimizin düzelmesi, O’nunla kişisel bir ilişki kurabilmemiz için de tek yoldur.
Bunun için yapılması gereken derin bir tövbe ile birlikte İsa Mesih’i Rab ve Kurtarıcı olarak hayatlarımıza kabul etmektir.
NOT: Daha fazla bilgi almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz…